İstanbul Finans Merkezi içindeki Vakıflar Bankası(VakıfBank) Genel Müdürlük Hizmet Binası’nın inşaatını üstlenen Rönesans Holding’e ekonomik kriz öncesindeki bir tarih temel alınarak ziyan ödemesi yapıldı. Şirket 49 milyon TL’si döviz artışının yaşanmadığı periyoda ait olmak üzere bankadan 159 milyon TL’lik ek ödeme aldı. CHP’li Deniz Yavuzyılmaz, “görevi berbata kullanma, fesat karıştırma” savlarıyla şirket ve banka yetkilileri hakkında cürüm duyurusunda bulundu.
BirGün’den Nurcan Gökdemir’in haberine nazaran; TBMM KİT Komisyonu’nda hesapları denetlenen Vakıfbank Gayrimenkul Ortaklığı’nın birtakım çevrelerin kamu kaynakları ile korunup kollanmasının çarpıcı bir örneği gündeme geldi. Sayıştay’ın kontrol raporuna da giren tespite nazaran, Rönesans Holding’e bağlı REC Milletlerarası İnşaat’ın olmayan ziyanı için milyonlarca lira ödeme yapıldı.
BANKAYA BAŞVURU
Vakıflar Bankası’nın İstanbul Finans Merkezi’ndeki genel müdürlük binası tesislerinin imal işi 711 milyon TL’ye REC Memleketler arası İnşaat Şirketi’ne verildi. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı da yapan Rönesans Holding’in şirketlerinden biri olan REC İnşaat ile banka ortasında “götürü usulü” kontrat imzalandı. Mukavelede, açık olarak fiyat farkı verilmeyeceği düzenlemesi yer almasına karşın şirket, döviz kurundaki dalgalanmanın başlamasıyla aktüel ekonomik şartları münasebet göstererek ek ödeme istedi.
Şirket birinci mukavelede rastgele bir ek bedel yahut müddet talep etmeyeceğini taahhüt etmesine rağmen “ya fiyat farkı ödeyin ya da işi tasfiye edelim” talebiyle bankaya başvurdu.
Bunun üzerine bahis banka idare şurası gündemine geldi. İdare Heyeti, yüzde 28 düzeyinde olan işin tasfiye edilmesi yerine mukaveleyi revize ederek KDV bedeli hariç 49 milyon 690 bin TL bir defada şirkete ödenmesine karar verdi. İşin müddeti de 720 gün uzatıldı. Değişen ekonomik koşullar nedeniyle yapılması kararlaştırılan ödemenin kurallar ortaya çıktığı tarih yerine geçmişe dönük olarak yapılması kararlaştırıldı.
Ek protokolün imza tarihine kadar yüklenici firmanın üretimini gerçekleştirdiği ve hak edişe mevzu imalat meblağı 202 milyon 874 bin TL oldu. Son hak ediş raporunda gerçekleşen imalat fiyatı 366 milyon 480 bin TL, fiyat farkı meblağı da 159 milyon 422 bin TL olarak hesaplandı. Bu ödemenin 49 milyon TL’lik kısmı krizin başlamadığı devirde tamamlanan imalatlar için yapıldı.
SAYIŞTAY’A YANSIDI
Sayıştay bu durumu, “Sözleşme imzalandıktan sonraki yıllarda piyasa kaidelerinin değişmesinden kaynaklanan fiyat artışlarını kontrat yılına götürülmesinin hukuksal izahı mümkün görülmemektedir” tespitiyle eleştirdi.
Protokolde fiyat farkı verilmesine münasebet olarak gösterilen döviz kurlarındaki artışın 2018 yılının ikinci yarısından itibaren tesirini gösterdiği vurgulanarak, “Protokolün imza tarihinde yüklenici firmanın genel ilerleme yüzdesi yüzde 28 düzeyinde olup, bütün imalatların döviz kurundaki artıştan etkilendiği halinde değerlendirilmemesi icap eder” denildi.
Vakıfbank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih, kuruldaki görüşmeler sırasında yaptığı açıklamada, “Konu yargıya intikal etmiştir. Ben burada onunla ilgili bir şey söylemeyeceğim” demekle yetindi.
Vakıf Gayrimenkul Yatırım İştiraki AŞ Genel Müdürü Onur İncehasan da soruları yazılı yanıtlamak istediğini belirterek cevapsız bıraktı.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, yargıya başvurdu. Yavuzyılmaz, şirket ve banka yöneticileri hakkında “Görevi berbata kullanma ve fesat karıştırma” teziyle yaptığı cürüm duyurusunda, mukavelenin yöntemsiz olarak uyarlanarak şirkete 49 milyon 690 milyon TL ödendiğini belirtti. Yavuzyılmaz, “Bu yöntemsiz fiyat farkının kesinlikle tahsil edilmesi gerekiyor. Sonuçta, bu meblağ ne İdare Şurası üyelerinin ne de bir diğerinin kendi şahsi parası değil, kendi cebinden çıkmıyor; bu, vatandaşın parası, kamunun parası’’ dedi.